Okuduklarım
07/10/2018
Babaya Mektup / Franz Kafka
Franz Kafka’nın babasına yazdığı, kısa ama etkileyici bir kitap. Uslübu ve akıcılığı sayesinde elinizden düşürmeden hızlıca bitirebileceğiniz bir kitap. Her erkek evladın, babasıyla yaşayabileceği bir çatışmanın anlatımı. Güçlü bir baba figürünün olduğu bir ailede sanırım herkes az yada çok Kafka’nın hissettiklerini hissedebilir. Kafka duygu ve düşünce dünyasını çok samimi bir dille paylaştığı kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Dönüşüm / Franz Kafka
Kendi dönemi için de insanının nerdeyse otomatikleşen hayatını irdeleyen vurucu bir öykü. Kitabın baş kahramanı Gregor Samsa, modern dünya insanı ile benzer kıskaçların arasına sıkışmış bir insan. Kafka’nın kıvrak edebi uslübünü daha sade hali ile bu öyküde bulmanız mümkün. Kafka’nın Amerika romanına ara verip soluklanmak için yazdığı bir öykü. Kitabı bitirdiğinizde Gregor Samsa için derin bir hüzne girebilirsiniz.
Satranç / Stefan Zweig
Yazarın ve eşinin intihar ile biten ilginç hikayesi kitabı daha merakla okumamı sağladı. Yazarın psikolojik tahlil yeteneği ve bunu edebi olarak basitlikle anlatışı öyküyü oldukça okunur kılıyor. Sıradan bir satranç severin, dünya satranç şampiyonunu tanıma merakı ile başlayan serüven, Dr. B. adlı karakterin sahneye çıkmasıyla asıl derin öyküsüne kavuşuyor. Hiçlik ile uygulanan soyut bir işkencenin birey üzerinde yapabilecekleri derinlemesine psikolojik tahlillerle anlatılıyor. Kesinlikle okunması gereken bir başucu kitabı.
İnsancıklar / Fyodor Dostoyevski
Genç Varvara Alekseyevana ve yaşlı Makar Devuşkin karakterlerinin arasına geçen bir mektuplaşma öyküsü. Yaşadıkları dönem içinde sefaleti ve yokluğu betimleyen, kitabın başında sonunun olumlu olarak bitmeyeceğini hissettiğiniz bir kitap. Dostoyevski’nin ilk kitabı olması ve yazıldığı dönem için çığır açan bir yaklaşım yaratması sebebiyle okunması gereken bir kitap. Dostoyevski’nin ruh halini yansıttığı içinde ayrıca okunmayı hak ediyor. Değişen bir ritimde aktığı için sıkılmadan kolaylıkla okunabiliyor.
Masallarla Yola Çık / Judith Malika Liberman
Masal üzerine bir serüven olacağını düşünürken, bir kişisel gelişim kitabı çıktı. İlk sayfalarından itibaren uslübü ilginç bir şekilde paradigmalarınızı değiştirmeye zorluyor, bazen sert yumruklar yediğiniz bile oluyor. Yazar, 40 haftada kendinize zaman vererek okumanızı bekliyor. Her bölümün sonunda Hayata Uygulama ve Oyun bölümleri var. Oyunlardan ve değişikliklerden hoşlanan kişiler için verimli olacağını düşündüğüm kitap.
Edit: Çağrı Sarıgöz, Eren ve Dilşad’ın hazırladığı Satır Arası Podcast’i sayesinde uzun bir aradan sonra tekrar okumaya başladım. Hazır okumaya başlamışken kısa kısa düşündüklerimi de not edeyim dedim. Faydalı olması dileğiyle. ( Satır Arası Podcast’ine de Girişimci Muhabbeti Podcast’i sayesinde erişmiştim. :) )
